Türkiye, dünyada sayılı büyüklükte tarım ekonomisine sahip ülkeler arasındadır. Bu ekonominin temelini ise büyük oranda mevsimlik tarım işçileri oluşturur. Mevsimlik tarım işçileri ve sosyal güvenlik haklarına dair yasal düzenlemeler yapılmıştır. Ancak buna rağmen, tarım işçilerinin sosyal koruma ve sosyal güvenlik alanlarında aksaklıklar yaşanmaktadır.
Peki Türkiye’nin gelişmesine ve tarım ekonomisine katkısı büyük olan tarım işçisi nasıl tanımlanır ve sigortalı olma durumları nelerdir?
Tarım İşçisi Kimdir?
Yılın sadece belirli dönemlerinde yapılan ve kısa süreli olan tarımsal işlere mevsimlik tarım denir. Bir işverene iş sözleşmesi ile bağlı olan, her türlü tarımsal faaliyeti yürütmek ile görevli kişi ise tarım işçisidir.
Mevsimlik tarım işlerini yine bir işverene bağlı olarak belirli süre ile yapan işçi ise mevsimlik tarım işçisi olarak tanımlanır. Birçok şehir tarımsal üretim için mevsimlik tarım işçisi göçü verir. Bu göçün arkasında kayıt dışı çalışma ve çocuk işçiliği de önemli bir sorundur. 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nda tarım işinin tanımı bulunmamaktadır.
“4857 sayılı İş Kanunu ve bu kanuna bağlı çıkarılan yönetmeliklerde bazı sınırlamalar bulunmaktadır. İş Kanunu’nun 4. Maddesinin b bendi gereğince, 50'den az işçi çalıştırılan (50 dahil) tarım ve orman işlerinin yapıldığı işyerlerinde veya işletmelerinde İş Kanunu’nun uygulanamaz olduğu hususu belirtilmiştir.”
Sosyal Güvenlik Hakları Nelerdir?
Tarım ve orman işleri mevsimler, doğa şartları, işgücü göçü, işçi - işveren tanımları gibi sebeplerle zaman zaman yasaların uygulama alanlarının dışında kalmıştır. Sosyal güvenlik sistemimiz içerisinde tarım sigortalılık türlerini sürekli çalışanlar, süreksiz çalışanlar ile kendi nam ve hesabına bağımsız çalışan olarak üçe ayırmak mümkündür.
5510 Sayılı Kanundan önce çıkarılan 2925 Sayılı Tarım İşçileri Sosyal Sigortalar Kanunu ile, hizmet akdiyle süreksiz olarak çalışan işçilerin sosyal güvenliğinin sağlanması istenir. Ancak 5510 Sayılı Kanun ile bu işçiler de 4/a kapsamında sigortalı olurlar. 2011 yılında yürürlüğe giren 6111 Sayılı Kanun ile özel sektörde çalışan mevsimlik işçiler sosyal güvenlik haklarını elde eder.
İlgili Ürünler
Mevsimlik tarım işçileri %34,5 oranında sigorta primi öderler. Ayrıca aylık geliri asgari ücretten üçte bir oranında az olan tarım işçisinin genel sağlık sigortası primi de devlet tarafından karşılanır. Hizmet akdiyle süreksiz olarak çalışan işçiler hastalık ve analık primi ödemedikleri için ilgili sigortadan ve iş göremezlik ödeneğinden de yararlanamazlar. Ek olarak işçinin iş kazası ve meslek hastalığı yardımı alabilmesi için olası bir iş kazasından 10 gün önce sigortalılığının tescil edilmiş olması gerekir.
Bu şart, herhangi bir alanda çalışan 4/a kapsamındaki çalışanda aranmaz. 2011 tarihinden itibaren işe giren tarım işçileri 4/a kapsamında olduğundan emeklilik için 7200 prim günü ve kademeli olarak artacak şekilde 65 yaş şartı aranır. 5510 Sayılı Kanun Ek-5’e tabi olan mevsimlik tarım işçilerinin 2022 yılı aylık primi 1.668,83 TL olarak belirlenmiştir.
Hem 2925 sayılı Kanun, hem de 5510 sayılı Kanun Ek-5 Maddesine göre tarım işçilerinin sigortalılığı isteğe bırakılır. Sigortalılık durumunun zorunlu olmaması kayıt dışı işçi sayısında artışa; isteğe bağlı sigortalılık da tarım işçisi dışında sahte sigortalılığa sebep olabilmektedir. Mevsimlik tarım işçilerinin haklarının yasalarla korunması ve uygulanır olması tarım ekonomisinin gelişmesi, sosyal güvenlik ve sosyal koruma için de büyük önem taşır.
Dünyanın lider insan kaynakları danışmanlık firmalarından biri olan Gi Group ile tarım istihdamı hakkında merak ettiğiniz ve bilinmesi gereken önemli bilgileri bu serimizde sizlerle paylaşacağız.
Tarımda işçiliğine özel çözümler için Gi Group ile iletişime geçebilirsiniz. Bilgi: mailto:satis@gigroup.com // www.gigroup.com.tr
Kaynaklar
Gi Group