Bitki koruma ürünleri, suni gübreler ve bitki ıslahı gibi modern tarım teknikleri ve yenilikler, var olan nüfusun taleplerini karşılamada şu ana kadar başarılı oldu. Ancak 2050 yılına kadar 9,7 milyara ulaşması beklenen nüfusu besleyecek gıdayı üretmek ve sürdürülebilir dünya için bir yenilik dalgasına ihtiyacımız var. İşte; artan nüfusun beslenebilmesindeki beş yol.
Drone'lar ve Agrobotlar
Dijital tarım hızla büyüyen bir endüstridir. Mahsullerin ve çiftlik hayvanlarının gerçek zamanlı görüntülerini sağlayan yüksek çözünürlüklü kameralarla donatılmış dronlar daha erişilebilir ve sofistike hale geliyor. Bu teknoloji ile sadece ihtiyaç duyulan bitkilere pestisit uygulamaları yapılabilir.
Agrobotlar, geniş tarım arazilerinin mikro yönetiminin anahtarı olabilir. Bu tür otonom robotlar, ekinleri denetlemek, ekmek, sulamak, işlemek ve hatta hasat etmek için donatılabilir.
Her bir agrobot, bireysel çiftlikler arasında hareket ederken bağımsız mikro kararlar alacak, diğer agrobotlara faydalı bilgiler aktaracak ve bunları makine öğrenimi yoluyla kullanacak. Bu teknoloji, mahsul verimini en üst düzeye çıkarmaya ve israfı en aza indirmeye yardımcı olabilecek olağanüstü bir dikkat düzeyi sağlar.
Akıllı Sensörler ve Big Data (Büyük Veri)
Drone'lar ve agrobotlar, dijital sensörler ile toprak sağlığı ve mahsul büyümesinden hava durumu düzenlerine, her bir hayvanın refahı ve üretkenliğine kadar her şey hakkında ayrıntılı bilgiler toplayabilecek. Gelecekteki çiftliklerin, karar vermeyi yönlendiren anlamlı iç görüler elde etmek için karmaşık big data algoritmalarını kullanarak muazzam miktarda veri üretmesi muhtemeldir.
Bir çiftçinin zor kazanılmış deneyimiyle birlikte big data, hangi ürünün nerede büyüdüğü, hangi mücadelelerin gerekli olacağını, hasat için en uygun zaman; hatta depolamak ve satmak için en iyi zamanlar hakkında tavsiyelerde bulunacaktır. Bu sürekli analiz, çiftçilere giderek daha geniş araziler üzerinde benzeri görülmemiş bir kontrol sağlıyor.
Seralar
İklim değişikliğinin sebep olduğu öngörülemeyen hava koşullarında, seralar kapalı ve kontrollü bir tarım sisteminde sıcaklık, su ve mahsullerin beslenmesini düzenleyerek en kötü etkilerin azaltılmasına yardımcı olacaktır.
Seralar serin iklimlerde meyve ve sebze yetiştirmek için zaten yaygın olarak kullanılmaktadırlar. Bunlar, çöl gibi marjinal arazilerin geniş alanlarında tüm yıl boyunca verimli bir şekilde ürün yetiştirmek için kullanılabilir. Burada güneş panelleri, seraları optimum sıcaklıklarda tutmak ve sulama sistemleri için elektrik üretebilir.
İlgili Ürünler
Özel malzemelerden inşa edilen seralar, bitkileri kuvvetli rüzgarlardan, sağanak yağışlardan, dışarıdan gelecek olan hastalık ve zararlılardan korur.
Toprak Verimliliği ve Bitki Sağlığı
Sağlıklı mahsuller sağlıklı toprağa ihtiyaç duyar ve geleceğin çiftlikleri, bırakın üretkenliği artırmak şöyle dursun, sürdürülebilir uygulamalara öncelik vermek zorunda kalacaktır.
Örtü altı, malçlar ve kompost gibi basit çözümler, özellikle daha marjinal arazilerde, suyun korunmasında ve topraktaki besin maddelerinin oluşturulmasında çok önemli bir rol oynayabilir.
Hassas tarım, etkili üretim için gereken gübre ve pestisit miktarını önemli ölçüde azaltacaktır ve özel karşımlar her türlü toprağın ihtiyacını karşılayacak şekilde uyarlanacaktır. Toprağın haritalanması, bitkileri ve toprak türlerini doğru bir şekilde eşleştirerek, birden fazla mahsulün tek bir tarlada başarılı bir şekilde yetiştirilebilmesine olanak sağlar. Böylece bitki besin maddelerine daha dengeli talep sağlamış olur.
Her yıl yeniden ekilmesi gerekmeyen çok yıllık tahılların geliştirilmesi, daha sağlıklı ve daha istikrarlı bir toprak yapısını teşvik edecektir.
Doğru Gıdalar
Önemli olan yalnızca yiyecekleri nasıl yetiştirdiğimiz değil, hangi yiyecekleri yetiştirdiğimiz de belirleyici bir fark yaratabilir. Dünyadaki mahsul kalorilerinin yalnızca yaklaşık %55'i doğrudan insanları besliyor. Bu mahsul kalorilerinin yaklaşık %36'sı çiftlik hayvanlarını beslemek için kullanılıyor.
Hayvanları beslediğimiz her 100 kalorilik tahılla, 40 kalorilik süt, 12 kalorilik tavuk eti, 10 kalorilik domuz eti ve 3 kalorilik sığır eti elde ederiz. Et mükemmel bir protein ve vitamin kaynağı olup, verimsiz bir kalorifik dağıtım sistemidir. Mevcut gıda üretimi seviyeleriyle, daha az et yersek ve daha vejetaryen bir beslenmeye geçersek, dokuz milyar insanı beslemeye yetecek kadar kalori üreteceğimiz tahmin ediliyor.