Infarm almış olduğu bu yatırımla, Avrupa'da 1 milyar dolarlık yatırım noktasını geçen ilk dikey çiftçilik girişimi oldu.
Mevcut gıda sisteminin bozulduğunu söyleyen Infarm'ın kurucu ortağı ve CEO'su Erez Galonska, dikey çiftçilik ve Infarm sistemi ile gezegenimizin artan nüfusunun çok daha iyi beslenerek sürdürülebilir bir çözüm sağlanacağını; iklim belirsizliği ve tedarik zinciri kesintileri karşısında da çok daha dayanıklı ve esnek olunabileceğini belirtiyor.
Galonska ayrıca, Infarm'ın tüketicilere yakın ve iklime dayanıklı dikey çiftliklerden oluşan küresel bir çiftçilik ağı kurma görevinin olduğunu da sözlerine ekledi.
Şirket şu anda 75 farklı çeşit ot, salata ve yeşil yapraklı bitki yetiştiriyor. Tüm meyve ve sebzeleri yetiştirerek herkese uygun fiyatlarla birinci sınıf gıda satmak isteyen şirket, önümüzdeki yıl portföyünü mantar, çeri domates, bezelye ve çilek gibi 40 yeni ürünle daha genişletmeyi planlıyor.
Pek çok avantajı olmasına rağmen, dikey çiftliklerin çok fazla enerji kullandığını, ışık kirliliği ve diğer kirliliklere de sebep olduğu yönünde eleştirilerde vardır.
Büyüyen Merkezler
Infarm'ın, yaklaşık 110.000 metrekarelik bir alana sahip yetiştirme merkezleri bulunuyor. Şirket ayrıca marketler için daha küçük mağaza içi tarım birimleri inşa ediyor. Şu anda dünya çapında 30 perakende mağaza için 17'de nfazla yetiştirme merkezi ve 1.400'den fazla mağazada da küçük mağaza çiftliği işletmektedir.
İlgili Ürünler
Şirket, oturma odası büyüklüğündeki bir alanı, yılda 500.000'den fazla bitki üreten bir kentsel dikey çiftliğe dönüştürebileceğini iddia ediyor ki, bu da bir futbol sahası büyüklüğündeki alandan alınacak mahsule eşittir.
Geleneksel tarımın aksine, Infarm'ın dikey çiftliklerinde pestisit kullanılmaz. Ayrıca suyu ve besinleri geri dönüştürürler ve bitkilerden buharlaşan suyu bile kullanırlar. Şirket uyguladıkları bu yöntemlerle toprak temelli tarıma göre %95 daha az toprak ve %95 daha az su kullandıklarını iddia ediyor.
Infarm’ın kapalı alanlar içinde bulunan çiftlikleri, sıcaklık ve nemden toprak besin seviyelerine ve mahsul büyüme oranlarına kadar her şey hakkında büyük miktarda veri toplamak için kullanılan sensörlerle doludur.
Şirket aldığı yatırımı ABD, Kanada, Japonya ve Avrupa'da bulunan dikey çiftliklerini genişletmek ve Asya-Pasifik ve Orta Doğu'da yeni pazarlara girmek için kullanacağını söyledi.
En son finansman turundaki yatırımcılar arasında Partners in Equity, Hanaco, Atomico, Lightrock, Bonnier ve şirketin Orta Doğu'daki ülkelere genişlemesini destekleyecek olan Qatar Investment Authority yer aldı.
Şirket, iklimi nedeniyle gıdasının büyük çoğunluğunu ithal etmek zorunda olan Katar'da 2023 yılında bir yetiştirme merkezi açmayı planlıyor.